info@turkcindostlukvakfi.org.tr

+90 312 446 58 15

Küresel Dönüşümde Yeni Yollar Kuşak ve Yol Girişimi ve Dünyanın Geleceği


IMG_E0337.JPG

Son günlerde iyice aşikâr olan bir durum varsa oda dünyanın çok daha öngörülemez ve büyük değişimlere gebe bir dönemden geçmeye başladığıdır. Soğuk savaşın sona ermesini müteakip tek kutuplu hale gelen dünya politiği 11 Eylül senaryosu ile başlayan içerde durağanlaşan, kısırlaşan ve borç batağına saplanan Amerika Birleşik Devletleri’nin dışarıda saldırganlaşması ve Ortadoğu bataklığında maceralara kalkışması ile sonuçlandı. Öyle ya, inşa etmek için önce yıkmak gerekiyordu. ABD birinci ve İkinci Irak operasyonları ve müteakiben Afganistan ile uğraşırken Rusya Avrupa’ya yakınlaşarak Avrupa’nın başta enerji olmak üzere en büyük kaynak tedarikçisi konumuna geldi. Bu süreçte Asya’nın doğusunda Çin Halk Cumhuriyeti küllerinden yeniden doğma fırsatını yakaladı ve hızla altyapısı, ekonomisi, teknolojisi ve dünya görüşü ile batı modeline alternatif haline geldi.

Dünya artık tek kutuplu değil ancak tam olarak çok kutuplu da değil. Dünya tarihinde uzun süredir hâkim model olan Yunan ve Roma dünya düzeni modeli veya ABD’nin söylemiyle kurallara dayalı dünya düzeni artık makyajı akmış, eskimiş ve çağa ayak uyduramaz hale gelmiştir. Sahi bu kurallar nelerdir ve bu kuralları kim nasıl belirliyor? Bilen yok. Batılı ülkeler yeni sömürgeci düzenlerini yaymaya uğraşadursunlar Çin Halk Cumhuriyeti, Başkan Xi Jinping önderliğinde gelişmekte olan ülkelere önderlik etmeye başladı ve Çin’in üretim ile elde ettiği büyük refahı yatırım olarak yine gelişmekte olan ülkelere aktarmaya başladı. Ancak tıpkı yol olmayan yerde arabanın gidemeyeceği gibi refahın yayılması içinde altyapı gerekiyor. İşte refahın artması ve yayılması için gereken altyapı Kuşak ve Yol İnisiyatifidir.

Pek çok propagandist eleştirmenin iddia ettiğinin aksine Kuşak ve Yol İnisiyatifi kötü niyetli bir komplo ve borç köleliği yaratarak Çin’in jeopolitik emellerini ülkelere dayatacağı bir proje değildir. Bugün dünya çapında ısınmadan kaynaklı kuraklık sebebiyle Panama kanalı zaman zaman kullanılamıyor, Süveyş kanalı karaya oturan bir gemi ile aylarca bloke oldu ve Husilerin ticari gemilere yapmakta oldukları saldırılar ile de kesintiye uğradı. Pandemi Sürecinde de görüldü ki dünya ticaret yolları ve tedarik zincirleri son derece kırılgan ve bir o kadar da hayatidir. Büyük bir felaket olması halinde milyonları kurtaracak bir ilaç, aşı veya maddenin kimseye ulaştırılamadığı bir dünyayı düşünebiliyor musunuz? Sadece bu sebeple bile Çin Halk Cumhuriyeti liderliğini ileri görüşlülüğünden ötürü tüm dünyanın alkışlayarak Kuşak ve yol İnisiyatifini desteklemesi gerekir.

Kuşak ve yol İnisiyatifini sürekli eleştiren ve karalayan batı bile artık güneşi balçıkla sıvayamaz hale gelmiş ve ön almaya çalışmaktadır çünkü gelişen ve değişen dünyaya ayak uydurması gerektiğini çok iyi biliyor. Bu sebeple 2023 Eylül ayında Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de yapılan G20 zirvesinde kendi alternatif kuşak ve yol projesini ilan etmek zorunda kalmıştır. Ancak herkesin malumu olduğu üzere büyük devletler asla plan yapmadan hareket etmezler. Bu nedenle sorulması gereken sorular bize yol gösterecektir. Neden Hindistan ve neden Süveyş kanalını bypass ederek Sudi Arabistan üzerinden ve bir zamanlar can düşmanı olan İsrail’deki hayfa limanı güzergâhı gibi sorular ile devam edeceğiz.

Hasan Çapan

Türkiye – Çin Dostluk Vakfı

Başkanı