info@turkcindostlukvakfi.org.tr

+90 312 446 58 15

Siyasi Yapısı


Türkiye’nin Siyasi Yapısı

Türkiye'nin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bir yapısı vardır. "Yasama", "Yürütme" ve "Yargı" erklerinden oluşan üçlü kuvvet ayrılığı ilkesi temel alınmıştır.

Cumhuriyet rejimi ile yönetilen ülkede Cumhurbaşkanı, Devlet'in başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk Milleti'nin birliğini temsil eder; Anayasa'nın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.

Cumhurbaşkanı

Türkiye'de 1923'te Cumhuriyetin ilanı ile devlet başkanı Cumhurbaşkanı sıfatını almıştır.  Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Milletinin birliğini temsil eder. Anayasanın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.

Cumhurbaşkanının kendi başına imzaladığı kararlar ve emirler aleyhine Anayasa Mahkemesi dahil, yargı mercilerine başvurulamaz.

Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş ve yüksek öğrenim yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip Türk vatandaşları arasından, halk tarafından seçilir.

2007 yılında yapılan referandumla Cumhurbaşkanı'nın görev süresi yedi yıldan beş (5) yıla indirilmiştir. Daha önce sadece bir dönem için seçilebilen Cumhurbaşkanının bir ikinci dönem daha seçilebilmesi kabul edilmiştir. Yine bu referandumla daha önce TBMM üyeleri tarafından seçilebilen Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi kabul edilmiştir.

Başbakan

Başbakan, Türkiye Cumhuriyeti'nde de yürütmenin başındadır. Devlet protokolünde 2 numaradadır. Bakanlar Kurulu'na başkanlık eder. Hükümeti ve icraatlarını yönetir. Türkiye Cumhuriyeti'nde her 4 yılda bir yapılan genel seçimler ile halk tarafından seçilir.

Başbakan, Bakanlar Kurulu'nun Başkanı olarak, Bakanlıklar arasında işbirliğini sağlar ve Ülkenin genel siyasetinin yürütülmesini sağlar. Bakanlar Kurulu bu siyasetin yürütülmesinden birlikte sorumludur. Her Bakan, Başbakan'a karşı sorumlu olup, ayrıca kendi yetkisi içindeki işlerden ve emri altındakilerin eylem ve işlemlerinden de sorumludur. Başbakan, Bakanların görevlerinin Anayasa ve kanunlara uygun olarak yerine getirilmesini gözetmek ve düzeltici tedbirleri almakla yükümlüdür.

Bakanlıklar

Cumhurbaşkanı tarafından Hükümeti kurmakla görevli (TBMM’de en çok sandalyeye sahip siyasi partinin genel başkanı) milletvekili, öngörülen sürede temaslarını tamamlayarak kabine yani Bakanlar Kurulu listesini yine Cumhurbaşkanı'na sunarak onay alır.

Bakanlar Kurulunun üyeleri şunlardır;

  • Başbakan
  • Adalet Bakanı
  • Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı
  • Avrupa Birliği Bakanı
  • Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
  • Çevre ve Şehircilik Bakanı
  • Orman ve Su İşleri Bakanı
  • Dışişleri Bakanı
  • Ekonomi Bakanı
  • Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
  • Gençlik ve Spor Bakanı
  • Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı
  • Gümrük ve Ticaret Bakanı
  • İçişleri Bakanı
  • Kalkınma Bakanı
  • Kültür ve Turizm Bakanı
  • Maliye Bakanı
  • Milli Eğitim Bakanı
  • Milli Savunma Bakanı
  • Sağlık Bakanı
  • Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı

Parlamento

Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti'nin 23 Nisan 1920'de kurulmuş olan yasama organıdır. Anayasanın 108'nci Maddesine göre, yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Milletvekili genel seçimleri, dört yılda bir, serbest, eşit, tek dereceli, genel oy esaslarına göre, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır.

Milletvekili seçilebilmek için, en az ilköğretim mezunu olmak ve ayrıca, Anayasada yazılı diğer seçilme yeterliliklerine sahip olmak gerekir. TBMM üyeleri, yasama dokunulmazlığına sahiptir.

Müsteşarlıklar

İstişare eden anlamına gelen müsteşar siyasi gücün programını uygularken devlet ilke, kural, teamülleri ve yasalara uygunluğunu Bakanlık için Devlet ve millet adına yürütür. Her Bakanlığa bağlı bir müsteşarlık olduğu gibi, birçok devlet kurum ve kuruluşu Müsteşarlar aracılığı ile yürütülür. Harici Müsteşarlıklar genelde Başbakan adına Devlet Bakanlıkları aracılığı ile yürütülür. Tek istisna MİT olup sadece Başbakana karşı sorumludur ve Devlet Bakanlıkları aracılığı ile idare edilemez. Müsteşarlıklar ise şunlardır; Milli İstihbarat Teşkilatı, Hazine Müsteşarlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı’dır.

Yargı

Türk Halkı adına bağımsız olarak görev yapar. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu hakim ve savcıların tayin, terfi ve atama işlerinden sorumludur. En üst mahkeme Yargıtay'dır ve son karar verici mekanizmadır. Aldığı içtihat kararları bağlayıcıdır.

Anayasa Mahkemesi ise Cumhurbaşkanı veya yeterli sayıda imza sahibi milletvekillerinin müracaatı ile, yasaların Anayasa'ya uygunluğunu denetleyerek, yürürlüğe girmesine ya da iptaline karar veren son mercidir. Ayrıca Yüce Divan olarak görev yapar. Danıştay idari davaların bakıldığı yargı organıdır. Aldığı kararlara Yürütme uymak zorundadır. Sayıştay ise tüm kamu kurum, kuruluş ve iktisadi teşebbüslerin muhasebat sistemini denetlemekle yükümlüdür.

Türkiye'de yargı yetkisi bağımsız mahkemeler ve yüksek yargı organları tarafından kullanılır. Anayasa'da yargı bölümü, hukuk devleti ilkesi esas alınarak mahkemelerin ve yargıçların bağımsızlığı ve yargıç güvencesi temeli üzerine oturtulmuştur. Bu, hak arama özgürlüğünün gereği, insan hak ve özgürlüklerinin güvencesidir.

Kolluk Güçleri

Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye'ye gelebilecek olan tehditlere karşı ülkeyi savunmakla görevlendirilmiş olan silahlı Devlet kuvvetidir.

Emniyet Genel Müdürlüğü, ülke içerisindeki tüm polis teşkilatının bağlı olduğu kurumdur. Asayişi sağlar ve gözetir, yargı kurumunun talebi üzerine kişileri mahkeme önüne çıkartır.

Jandarma, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinden oluşmakla birlikte bir çeşit askeri polis görevi yapar. Sahil Güvenlik Teşkilatı da T.S.K personelinden oluşup deniz askeri polisi görevi yapar. Bu iki kuruluşunda İçişleri Bakanlığına karşı sorumlulukları vardır.

Siyasi Partiler

Siyasi Partiler Yasasına uygun olarak kurulan partiler, Türk Halkından Genel Seçimlerde oy almak suretiyle, barajı geçtikleri takdirde (ki şu an yüzde 10'dur) ülkeyi yönetmek için veya TBMM'de yer alarak Yasama görevlerini yerine getirirler, çoğunluğa sahip olununca Yürütme erkine sahip olurlar.

>