2018-07-05 15:05:10  cri
Shanxi eyaletinin adı birebir Türkçeye "dağların batısı" olarak çevrilebilir. Shanxi, tam da doğudaki Taihang Dağları'nın batısında kalıyor.

Yalnızca haritaya bakıldığında bile eyaletin dağlık coğrafi koşulları dikkati çekiyor. Zira bölgenin yüzde 75'i dağlardan oluşuyor. Dağlara ilgisi bulunanlar için Shanxi elbette güzel vakit geçirilecek bir yer olabilir.

Shanxi'nin turistik mekanları deyince de akla ilk olarak Hengshan Dağı geliyor. Hengshan Dağı, Taoizm'in Çin'deki beş kutsal dağından biridir. Dağda yer alan en ünlü mekan da Asılı Tapınak ya da Gökteki Tapınak.

Bin 500 yıl önce inşa edilen tapınak, yalnızca uçurumun kenarındaki dik konumu nedeniyle değil, aynı zamanda Budizm, Taoizm ve Konfüçyüslük'ü bünyesinde barındıran en eski tapınak olması dolayısıyla göze çarpıyor. Tapınağın temeli kayalıklara açılan oyuklara meşe odunlarından kirişlerin geçirilmesiyle sağlamlaştırılmış.

Tapınağa girdiğiniz zaman ahşap tabandan gelen gıcırtıları duyabilirsiniz. Başlangıçta biraz ürkütücü gelebilir, fakat size kesinlikle unutulmayacak bir deneyim kazandıracaktır.

Tapınak, 1500'lerde yeniden inşa edilip bugünün kalabalık turist kafileleri için güçlendirilmiş, diğer taraftan kayalıkta açılan oyuklara yerleştirilmiş ahşap direklerle destekleniyor.

Baş döndürücü sarp bir kayalığın üzerinde uzanan, yer çekimini adeta çürüten Gökteki Tapınak, bir mühendislik mucizesi ve dünya harikası. Gökteki Tapınak, Time dergisi tarafından Aralık 2010 tarihinde dünyanın en garip ve tehlikeli yapılarından biri seçildi.

Gökteki Tapınak, yalnızca Çinlilerin hazinesi değil, ayrıca insanlığın en değerli miraslarından biridir. İngiliz bir mimar, tapınakla ilgili şöyle bir yorum yapmıştır:

"Çin'in Gökteki Tapınak'ı mekaniği, estetiği ve dini kaynaştırmış, tek vücut haline getirmiş, mimari olarak daha büyük beklenti içinde bırakmamıştır. Böyle nadide bir sanatın bir başka örneğine dünyada az rastlanır. Bu gezimde eski çağlarda yaşayan milletlerin parlak kültürleri ve sanatları ile uygarlık tarihini gerçek manada görmüş oldum. Gökteki Tapınak sadece Çinlilerin değil, dünya medeniyetlerinin de gururudur."

491 yılında Kuzey Wei Hanedanı döneminde inşa edilen tapınak 125 metrekarelik alana kurulu ve 40'tan fazla küçük odadan oluşuyor. Tapınağa geldiğinizde Tangyu Nehri ağzından başınızı yukarı kaldırdığınızda dağın orta noktasında bir delik göreceksiniz. Biraz daha içeri yürüdüğünüzde de karşıdaki Hengshan Dağı'nın zirvesinde düz bir alan ve yıkıntıyı fark edebilirsiniz. Bu alan ile tapınağın yukarısındaki oyukla ilgili bir de efsane anlatılır.

Efsaneye göre yıllar önce tapınağın bulunduğu yerin karşısındaki dağda Baima adlı bir başka tapınak varmış. Bu tapınak pek büyük değilmiş, bununla beraber yüksek ve dikmiş. Evinde ağır hastalığa yakalanmış yakını olan ziyaretçilerin dışında buraya gelen çok azmış. Tapınakta Baima adlı bir rahip yaşarmış. Tapınak da adını bu rahipten alır, Baima diye anılırmış. Rahip Baima, Budizm kurallarına uymazmış, Gökteki Tapınak'a gelip giden ziyaretçilerin çok olduğunu gördükçe kıskanırmış.

Bir gün Rahip Baima, Gökteki Tapınak'tan sorumlu Jing Wu'ya (Taoist rahip), kimin daha bilge ve yetenekli olduğunu kanıtlamak istemiş. At kuyruğu fırçasını (kötülükleri kovmak için kullanılıyor) güneye çevirmiş, tapınağın altındaki Tangyu Nehri'nin suları yükselmiş, delirmiş, korkutucu bir hal almış. Rahip Baima, diğer eliyle suyun yönünü tapınağa yöneltmiş. Gökteki Tapınak'ta inzivada olan Jing Wu, suyun sesini duymuş ve Baima'nın bir kötülük salmakta olduğunu anlamış, soğukkanlı bir şekilde duasını okumuş. Sular, tapınağa 5 fit yükseklikteymiş, buna rağmen bir gramı bile tapınağa giremiyormuş. Baima'nın çaresi kalmamış, eliyle yine işaret ederek suları Huangyuan kentinde yaşayan halka salmış. Jing Wu, bunu görünce boşluğa doğru haykırmış: "Kara şahin! Neredesin?" O esnada dağdaki küçük bir oyuktan bir kara şahin çıkmış ve Gökteki Tapınak'ın üzerine konmuş. Jing Wu: "Kara şahin! Baima'nın yaptıkları doğru değil, halka zarar veriyor. Git ve ona dersini ver! Ancak canına dokunma!"

Kara şahin, kanatlanmış ve bir kanat çırpışında Baima Tapınağı'nı alevler sarmış. Korkuya kapılan Baima bir süpürgeye atlayıp gökyüzünde gözden kaybolmuş. Ayrılırken elindeki at kuyruğu fırçayı son kez kara şahinin yuvasına doğru sallamış, fakat gücü sınırlıymış. Ancak kara şahin oyuğuna zarar verememiş. İşte günümüzde Gökteki Tapınak'ın yukarısındaki oyuk ve yıkıntı alanı Rahip Baima'nın Gökteki Tapınak'a yaptığı saldırıdan geriye kalanlar...